- Hüseyin Rahmi Gürpınar 1911’de yayımlanan “Şıpsevdi” romanından kazandığı parayla Heybeliada’nın en tepesinde bir arsayı alıyor, buraya üç katlı ahşap bir ev yaptırmaya başlıyor.
- Ölümüne kadar, 30 sene bu evi kullanıyor. Ölümünden sonra, 1944’ten sonra ev mirasçılarına kalıyor.
- Mirasçıları tarafından daha sonra vakıflara satılıyor.
- 1964 yılında İl Özel İdaresi’ne veriliyor.
- 1983 yılında kütüphane ve müze amaçlı kullanılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devrediliyor.
- 1987 yılında kültür evi olarak kullanılması koşuluyla Adalar Belediyesi’ne tahsis ediliyor.
- 1996 yılına gelindiğinde, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü’nün, Gürpınar'ın evinin müze olarak düzenlenmediği ve herhangi bir çalışmanın başlatılmadığı yönündeki raporundan sonra, Kültür Bakanlığı, Adalar Belediyesi’nden tahsisi alıyor, bu sırada kaymakamlık işe el koyuyor.
- 1996’da adaya kaymakam olarak atanan Mustafa Farsakoğlu, belediye ve bakanlıkla işbirliği yaparak evin 2000’de restore edilip müzeye dönüşmesi sağlıyor. Lakin bütün bu süreç boyunca yazarın piyanosu, bisikleti, kemanı, yağlıboya tabloları, avizeleri, antikalara, kıymetli birçok eşyası kayboluyor. Açık Radyo
