Eğitim
Yayınlanma: 09 Mayıs 2024 - 14:43
Güncelleme: 09 Mayıs 2024 - 14:51
Eğitim-Bir-Sen TBMM önünde yapılan eylemle eğitimcilere karşı artan şiddet olaylarını protesto etti
Eğitim-Bir-Sen, eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek, failleri cezalandıracak ve mağdurlara hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması talebiyle TBMM Çankaya Kapısı önünde eylem yaptı. Çok sayıda üyenin katıldığı eylemde, eğitim çalışanlarına karşı şiddeti protesto etti, bazıları ölümle sonuçlanan saldırıların son bulması için gereken adımların ivedilikle atılması, şiddet yasasının çıkarılması çağrısında bulundu.
Eğitim
09 Mayıs 2024 - 14:43
Güncelleme: 09 Mayıs 2024 - 14:51
“Canımız yanıyor, kanımız akıyor”, “Susma haykır, şiddete hayır”, “Dur de dur de şiddete dur de”, “Öğretmeni şiddete teslim etmeyin”, “Öğretmen ölüyor, Meclis uyuyor”, “Duy Meclis duy, sesimizi duy”, “Gör Meclis gör, hâlimizi gör”, “Kınamayı bırakın, yasamızı çıkarın” sloganlarının atıldığı eylemde konuşan Genel Başkan Ali Yalçın, eğitim camiası olarak hazin bir cinayet haberiyle sarsılmış bulunduklarını ifade ederek,
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet münferit eylemler olmaktan çıkmış, yaygın bir toplumsal sorun hâline gelmiştir Eğitim çalışanları olarak, her yeni günde yeni bir saldırı haberi almaktan korkar hâle geldiklerini kaydeden Yalçın, şöyle devam etti:“Öğretmenler bugün maalesef kendilerine yönelik şiddet olayları ile anılır hâle gelmiştir. İzmir/Ödemiş’te öğrencinin pompalı tüfekle öldürdüğü Ayhan Kökmen’i, Iğdır’da Yücel Düzci öğretmenimizin saldırıya uğrayan öğrencilerini korurken, gözü dönmüş kişilerin şiddetine maruz kalmasını, Patnos’un Aktepe köyündeki Yatılı Bölge Okulu Müdürü Yusuf Vural’ın ve Kayseri/Melikgazi Kadı Burhanettin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Gülhan Şaşmaz’ın bıçaklanmalarını unutmadık. Acıları yüreklerimizi yakmaya devam ediyor. Yüreklerimiz, arkadaşlarımızın acıları ile kavrulurken, son birkaç ay içerisinde şu saldırılarla karşılaştık: Diyarbakır’da öğrencinin liseden atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürümüz Hüseyin Oruç bıçaklanıp yaralandı, İstanbul/Sarıyer’de Prof. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu’nda bir öğretmenimiz öğrenci velisinin yumruklu saldırısına uğradı, İstanbul/Başakşehir’de Hacı Ali Osman Gül İlkokulu’na zorla girmeye kalkışan bir veli hamile bir öğretmenimizi darbetti. Görülüyor ki, eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olayları münferit eylemler olmaktan çıkmış, maalesef yaygın bir toplumsal sorun hâline gelmiştir.” Şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdirUluslararası hukukta ve anayasada ifadesini bulan hayat hakkı ilkesi çerçevesinde, kasıtlı ve hukuksuz şekilde ölüme, yaralanmaya ve zarara sebebiyet verilmesini önlemenin devletin yükümlülüğü olduğunun altını çizen Yalçın,“Devletin bu yükümlülük çerçevesinde suç işlemekten caydırıcı yasal zemini ve idari şartları tesis ederek yaşam hakkını koruma ve ayrıca buna ilişkin ihlalleri önleyici, bastırıcı ve cezalandırıcı bir infaz mekanizması geliştirme ödevinin hukuk devleti olmanın gereği olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bu doğrultuda eğitim çalışanlarına karşı eğitim-öğretim kamu hizmetinin sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdir. Eğitim çalışanları, kendilerine yönelik şiddet olaylarına karşı caydırıcı nitelikte münhasıran bir cezai müeyyide getirilmesini, şiddete uğrayana, çalışana da hukuki koruma sağlayacak türden yasal düzenlemelerin gerçekleştirilmesini acilen talep etmekte ve beklemektedir” diye konuştu.
“İstanbul/Eyüpsultan’da eski bir öğrenci okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla saldırıda bulunmuş, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürü kurtarılamayarak vefat etmiştir. Meslektaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve bütün eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz” dedi.

Cuma günü iş bırakıyoruz
Bir haftalık imza kampanyası düzenliyoruz
Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek, caydırıcı olacak, failleri cezalandıracak ve mağdur eğitim çalışanlarına hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılmasını sağlamak üzere, bugün yaptıkları basın açıklamasının ardından Cuma günü (10 Mayıs) iş bırakma eylemi gerçekleştireceklerini, ülke genelinde basın açıklamaları yapacaklarını ve iş bırakma eylemiyle eş zamanlı olarak, 1 hafta sürecek dilekçe kampanyası başlatacaklarını vurgulayan Yalçın, TBMM Başkanlığı’na verilmek üzere toplayacakları imzaları yine bir basın açıklamasıyla teslim edeceklerini söyledi. Yasal düzenlemenin ivedilikle yapılması için TBMM’yi harekete geçmeye davet ediyoruz Ali Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı: “TBMM’de görev yapan milletvekillerimizin, uğradığımız saldırılardan duyduğumuz üzüntüyü görmesini, anlamasını ve sorunu çözmek üzere hareket geçmesini bekliyoruz. Eğitim hizmet kolunun yetkili sendikası olarak, eğitimcilerin çağrılarına artık sessiz kalınmamasını istiyor, gerekli yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılması için TBMM’yi harekete geçmeye davet ediyoruz.”
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir